İçeriğe geç

Hıristiyanlıkta Neden Bu Kadar Çok Mezhep Var?

Hıristiyanlıkta Neden Bu Kadar Çok Mezhep Var?

Kutsal Kitabın cevabı

 İsa Mesih’in takipçisi olduğunu iddia eden birçok kişi onun öğretilerini kullanarak farklı mezhepler oluşturdu. Fakat Kutsal Kitap bize tek bir hakiki Hıristiyanlığın olduğunu gösterir. Bu sonuca varmamızı sağlayan nedenlerden üçünü ele alalım:

  1.   İsa peygamber “hakikati” öğrettiğini söylemişti ve ilk Hıristiyanlar da dinlerini “hakikat” olarak adlandırmıştı (Yuhanna 8:32; 2. Petrus 2:2; 2. Yuhanna 4; 3. Yuhanna 3). Bu ifadeler, İsa’nın söyledikleriyle çelişen öğretileri savunan kişilerin aslında gerçek Hıristiyanlıkla bir ilgisi olmadığını gösteriyor.

  2.   Kutsal Kitap Hıristiyanların “tam bir fikir birliği” içinde konuşması gerektiğini söyler (1. Korintoslular 1:10). Fakat bugün Hıristiyan Âlemindeki birçok mezhep Hıristiyan olmanın ne demek olduğu gibi temel bir konuda bile fikir birliğine varamıyor. Bu mezheplerin hepsi birden doğru olamaz (1. Petrus 2:21).

  3.   İsa Hıristiyan olduğunu iddia eden birçok kişinin, emirlerine itaat etmeyeceğini ve bu nedenle onları reddedeceğini söylemişti (Matta 7:21-23; Luka 6:46). Bazı kişiler, kendi çıkarları için dinsel hakikatleri çarpıtan din adamları tarafından yanlış yönlendiriliyor (Matta 7:15). Bununla birlikte bazı kişiler de bilerek sahte Hıristiyanlığı seçiyor, çünkü onlar Kutsal Kitaptaki hakikat yerine kulaklarına hoş gelen şeyleri duymayı tercih ediyorlar (2. Timoteos 4:3, 4).

 İsa Mesih, buğday ve deliceler örneğinde hakiki Hıristiyanlığa karşı büyük bir isyan başlayacağını önceden bildirmişti (Matta 13:24-30, 36-43). Gerçek Hıristiyanlarla sahte Hıristiyanlar arasındaki fark uzun bir süre boyunca belli olmayacaktı. İsa’nın önceden bildirdiği gibi, elçiler öldükten sonra hakikate isyan hızla arttı (Elçiler 20:29, 30). Sahte Hıristiyanların öğretileri değişiklik gösterse de aslında onların hepsi ‘hakikat yolundan sapmıştır’ (2. Timoteos 2:18).

 İsa zamanı gelince sahte ve gerçek Hıristiyanlar arasındaki farkın belli olacağını söylemişti. Bu sözler, “ortamın sonu” olan bu günlerde gerçekleşiyor (Matta 13:30, 39).