İçeriğe geç

İçindekiler kısmına geç

Biliyor muydunuz?

Biliyor muydunuz?

Kutsal Kitap dönemlerinde mektuplar nasıl gönderiliyordu?

Persli bir ulak

Pers hükümetinin devlet meseleleriyle ilgili resmi mektuplarını ulaştırma işine, devlet posta hizmetleri bakardı. Kutsal Yazıların Ester kitabı, Pers İmparatorluğu’nda bu sistemin nasıl işlediğini şöyle anlatır: “Mordekay, yazıları Kral Ahaşveroş adına yazdırdı ve kralın mühür yüzüğüyle mühürledi. Belgeleri kraliyet postasının atlılarıyla, hızlı kısrakların taylarından yetiştirilen atlara binen ulaklarla gönderdi” (Ester 8:10). Roma İmparatorluğu’nda da idari ve askeri mektuplar için benzer bir sistem vardı.

İsa’nın elçisi Pavlus’unki gibi şahsi mektuplar, bu yolla taşınmazdı. Eğer kişi zenginse, mektubunu bir köleyle gönderebilirdi. Ama çoğunlukla mektuplar, o istikamete yolculuk eden tanıdıklar, hatta yabancılar aracılığıyla gönderilirdi. Aileler, arkadaşlar, askerler ve tüccarlar potansiyel birer postacıydı. Tabii ki mektubu götürecek kişinin güvenilir olması, ayrıca emaneti titizlikle ve zarar görmeden iletmesi önemliydi. Kutsal Kitaba göre Pavlus, mektuplarından hiç değilse birkaçını yolculuk eden iman kardeşleriyle yollamıştı (Efesoslular 6:21, 22; Koloseliler 4:7).

Kutsal Kitap dönemlerinde ticaret nasıl yapılıyordu?

Bir meyve pazarı kabartması

Eski İsrail ulusunun ekonomisi temel olarak takasa, çiftçiliğe ve hayvancılığa dayalıydı. Kutsal Kitap “Koyun Kapısı”, “Balık Kapısı” ve “Kırık Çömlekler Kapısı” gibi şehir kapılarındaki pazarlara değinir (Nehemya 3:1, 3; Yeremya 19:2). Bu isimlerin, oralarda satılan mallara atfettiği anlaşılıyor. Kutsal Yazılar ayrıca Yeruşalim’in ‘fırıncılar sokağına’ değinir ve satılan başka ticari ürünlerden söz eder (Yeremya 37:21).

Peki fiyatlar nasıldı? Kutsal Kitap hakkında yorum yapan bir kaynak şöyle diyor: “Yüzyıllar içinde fiyatlar doğal olarak değişiyordu; belirli bir dönemde ve yerde bir malın kaça satıldığını söylemek zordur.” Bununla birlikte Kutsal Kitap da dahil eski kaynaklardan alınan bilgiler, o dönemde bile fiyatların enflasyona bağlı olduğunu gösteriyor. Eski dönemlerde yaygın olan köle ticaretini düşünelim. Örneğin Yusuf peygamber 20 gümüşe, muhtemelen 20 şekele satılmıştı; MÖ 18. yüzyılda bir kölenin ortalama fiyatı buydu (Başlangıç 37:28). Üç yüz yıl sonra fiyat 30 şekeldi (Çıkış 21:32). MÖ 8. yüzyıla gelindiğinde ise 50 şekel olmuştu (2. Krallar 15:20). İki yüz yıl sonra, Perslerin döneminde fiyat en az 90 şekele yükselmişti. Görüldüğü gibi artan fiyatlar sadece günümüze has bir sorun değildir.